1 Haziran 2011 Çarşamba

Sarı-Lacivert Efsaneler - 5


Biz yanlızca güzel günleri biliriz. Güneşli, çiçekli, bahar günleridir gördüklerimiz. Ama baharlar öncesi kara kışları hep göz ardı etmişizdir. Soğuk, sıkıntılı zor günleri yalnızca yaşayanlar bilir. Sessizce güneşin doğumunu bekleyen, sabreden, mücadele eden, büyük bir inançla o günlerin bitmesini bekleyenler konuşmalıdır aslında. Hiçbir gün gecenin zifiri karanlığından önce doğmuyor. Belki günün güzelliğini anlamak için gece anlatılmalıdır bize. Sonra sabahlar uzun uzun konuşulabilir. Bugün Sarı-Lacivert Efsaneler yazı dizimizde; azmin, inancın, hırsın sembolü, karakışları tek başına geçen bir sporcudan bahsedicem size. Fenerbahçe taraftarlarının "Cesur Yüreği"nden, Ömer Onan'dan...

Ömer Onan'ın hikayesi 4 Şubat 1978'de Mersin'in kalabalık bir mahallesinde başlar. Hala büyük bir özlemle anlattığı, yaklaşık 40 çocuktan oluşan arkadaş grubu ve onlarla geçen oyun dolu günler yaşamıştır. Ömer, daha çocukluk yıllarında tam bir sporcu karakterine sahiptir. Hareket ve mücadele içeren her alanda kendi yaşıtlarından çok daha başarılıdır. Ama çocuk yıllarında gönlünde hep futbol vardır. İçinde bulunduğu o dönemde "futbolu kendisi için en önemli şey" olarak ifade eder. Çocukluğundan beri hayallerinde hep; futbolcu yada basketbolcu olmak vardır Ömer'in.

Ömer Onan'ın bugün tanınıyor olmasının, kendisinin deyimiyle "Mersin'deki Çukurova Basketbol Takımının o bölgede yer alması büyük etkisi" olmuştur. Saatler öncesinden basketbol maçlarına gitmek, salonlarda yaşanan coşku Ömer'in içinde, basketbola ve basketbolculara karşı bir ilgi uyandırmıştır. Basketbolculuk hayatı ilk olarak üçüncü sınıfta okul takımına seçilmesiyle başlamıştır. Basketbola yönelmesinde, daha önce basketbol oynamış annesinin büyük etkisi olmuştur. Ömer, okul takımındaki etkili performansıyla Çukurova'nın altyapısında oynamıştır. Henüz 15 yaşında iken Türkiye Şampiyonasında Sayı Kralı olmayı başarmış ve tüm dikkatleri üzerine çekmiştir. Hatta Galatasaray'a 58 sayı atınca Galatasaray'ın transfer listesinde ilk sıraya çıkmıştır, fakat o Efes Pilsen'i tercih etmiş ve artık basketbol hayatına İstanbul'da devam edecektir.

Efes Pilsen'de tam 10 sezon mücadele eder ve 23 yaşında Efes Pilsen'in kaptanlığını yapmaya başlamıştır. Bu uzun süreçte; 1 Koraç Kupası Şampiyonluğu, 2 kere Euroleague Final-Four Mücadelesi, 5 kere Türkiye Basketbol Ligi Şampiyonluğu, 5 kere Türkiye Kupası Şampiyonluğu ve 3 kere Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu yaşamıştır.

Ömer Onan'ın Fenerbahçe sevdası çok eskilere dayanır ve çok özel bir sevgidir. Efes Pilsen'de oynarken bile, Fenerbahçe'nin Futbol maçlarını kaçırmayan, atılan bir golden sonra bulunduğu yerden 7-8 basamak aşağı düşecek kadar delice sevinen, derbi maçları için bilet kuyruğuna giren ve polisten cop yiyecek kadar koyu Fenerbahçelidir Ömer Onan... Vee birgün Fenerbahçe sayfası açılınca, Ömer Onan kalbinin sahibi olan renkler için mücadele etme şansı yakalar. Fenerbahçe'ye 2004/05 sezonunda gelmiştir. O sezon FIBA Eurolig'de Final-Four oynama başarısı göstermiştir Sarı-Lacivertli Ekibimizle. Ondan sonraki sezon Ülkerspor'a giden Ömer, burada da Lig Şampiyonluğunu kazanmış ve sezon sonu Fenerbahçe ile Ülker'in geniş kapsamlı imzaladığı sponsorluk anlaşmasıyla birleşmesinin ardından Fenerbahçe Ülker adı altında tekrardan Sarı-Lacivertli Formaya geri döndü. Fenerbahçe'deki her anının tadını çıkaran Ömer için, 100. yılda yaşanan şampiyonluk gerçektende unutulmazdır. Özellikle Efes Pilsen'le şampiyonluk için yaşanan seride yorulmak nedir bilmeyen Ömer, takımımızın 100. yıldaki Şampiyonluğunun en büyük mimarlarından biri olmuştur. Aynı sezon, Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı da kazanmıştı Sarı-Lacivertli Formayla. Bu şampiyonluğun dışında 2007/08, 2009/10 sezonlarında Sarı-Lacivertli Formayla Türkiye Ligi Şampiyonluğunu, 2009-10 ve bu sezon (2010/11) da Türkiye Kupası Şampiyonluğu yaşamıştır Ömer.

Kulüp başarılarının dışında, Milli Takımda da büyük başarılara imza atmıştır Ömer. 2001 Eurobasket'te Final oynamış, geçen sene ülkemizde düzenlenen 2010 Dünya Basketbol Şampiyonasında Ay Yıldızlı Formayla, Finale kalmış fakat finalde ABD'ye kaybederek turnuvayı 2. olarak tamamlamıştır. Türk Milli Takımının tarihindeki en büyük başarısında, zaferin baş mimarlardan biri olmuştur Ömer.

Basketbol Kariyerinin yanında, Ömer Onan herşeyiyle örnek bir kişiliktir. Bir Efes Pilsen maçında bitime 5 dakika kala hakeme, Fenerbahçe lehine verdiği kararın yanlış olduğunu söyleyip, topun rakibe verilmesini sağlayacak kadar centilmen bir sporcudur o. Bir Galatasaray derbisi öncesi, Galatasaraylı Hüseyin Beşok hastalanınca, onu hastaneye kaldırarak onun herşeyiyle ilgilenen, yine Ömer Onan olmuştur.

İşte büyük bir yüreğin hayatı bu şekildeydi. Başarılarla dolu bir hayat onunkisi. Türk Basketbolunun son dönemlerde yetiştirdiği en iyi oyunculardan birine sahip olduğumuz için, Fenerbahçeliliğiyle örnek olan bir oyuncuya sahip olduğumuz için, kişiliğiyle herkese örnek bir oyuncuya sahip olduğumuz için, kısacası Ömer Onan gibi bir sporcuya sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Fenerbahçe taraftarlarının "Cesur Yüreği", bu başarılarını daha da yükseltecek ve bizlere Avrupa'da da büyük bir kupa kazandıracaktır. İyiki varsın Büyük Kaptan!!

Tolga Gümüş

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder