30 Aralık 2011 Cuma

Top 16 G Grubu değerlendirmesi


Bu yıl İstanbul'da Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenecek olan Turkish Airlines Euroleague Final Four'una kalabilmek için 16 takımın kıyasıya mücadele edeceği ve Top-8'e yükselip Final Four yolunda önemli bir basamağı atlamaya çalışacağı kuralar geçtiğimiz günlerde çekilmişti. Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımız, Turkish Airlines Euroleague Top 16'da G Grubu'nda mücadele edecek. Takımımızın grubunda son Euroleague şampiyonu Panathinaikos Athens, Rus temsilcisi Unics Kazan ve İtalyan temsilcisi EA7 Emporio Armani yer alıyor.

Takımları tek tek değerlendirmeye geçmeden önce grubumuzla ilgili kısa bir genel değerlendirme yapmak istiyorum. Bu grup bana göre normal sezonda olduğu gibi son hafta maçlarına kadar mücadelenin devam edeceği bir grup olmayacaktır. Sarı-Lacivertli Ekibimizin içerde oynayacağı Panathinaikos maçının sonucuna göre ben grup liderliği şansımızında oldukça yüksek olduğuna inanıyorum. Bunu gerçekleştirmek içinde çok iyi bir fikstüre sahip olduğumuzu düşünüyorum. Fikstüre göre ilk hafta deplasmanda oynayacağımız Unics ve sonra ard arda iki hafta içeride oynayacağımız Pana ve Emporio Armani maçlarını kazanıp 3/0 ile başladığımız taktirde bu grubu ilk 2 içerisinde hatta lider olarak bitirebiliriz. Bunu gerçekleştirmek içinde elbette takımımızdaki eksiklerin giderilmesi de gerekiyor. Takımların detaylarına ise şimdi tek tek değinelim.

Fenerbahçe Ülker


Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımımız normal sezonda A Grubu'nu ilk sırada tamamladı ve Top 16 kuralarına seri başı olarak katıldı. Sarı-Lacivertli Ekibimiz grupta oynadığı 10 maçta, 6 galibiyet, 4 mağlubiyet aldı. Bu mağlubiyetlerden iki tanesi (hem içerde hem dışarda) Caja Laboral'den, birer tane de içerde Gescrap Bilbao ve deplasmanda Olympiacos yenilgileriydi. Sezona çokta iyi bir başlangıç yapamayan takımımız ilk iki maçını kaybettikten sonra oynadığı 8 maçta 6 galibiyet almayı başardı. Grubun son haftasında ise deplasmanda Bennet Cantu'yu yenen takımımız grubunu ilk sırada bitirmeyi başardı. Ancak Final Four istiyorsak normal sezonda göze batan eksiklerimizi bir an önce gidermemiz lazım.

Özellikle pota altımızdaki istikrarsızlığı bir an önce çözmeliyiz. Oğuz her maç Cantu maçında oynadığı oyuna yakın bir maç çıkarmalı artık. Bundan 2-3 sene önce olsa daha tecrübesiz bu dalgalanmalar olabilir derdik ama artık Oğuz o krediyi atladı. Her maç performansını birbirine eş değer tutmak zorunda. Gasper Vidmar'ın ise en büyük problemi erken faul problemi. Geçtiğimiz günlerde Aydın Örs bu durumun Vidmar'da psikolojik olduğunu ve bunu gdermek için çalışacaklarını söylemişti. Umarım bunu bir an önce başarırlar. Vidmar pota altındaki sertliğimizin sigortası konumunda. Erken faul problemini atlattığı anda çok ama çom büyük katkılar sağlayacak. Kaya için artık söylenecek çok fazla söz yok. Yaşı ilerledi ama ne yazıkki oyunu her geçen gün geriliyor. Hücumda şut yüzdesi 0. Sadece kendi kendine oluşturduğu enteresan bir atış şekliyle düşük yüzdeyle de olsa sayılar buluyor. Savunmada önemli işler yapmıyor mu, yapıyor. Ancak
Top 16 maçlarında hücumda uzunlarımızıda etkili kullanmalıyız.

Normal sezonda göze batan bir diğer sıkıntımızda yeni transferlerin takıma henüz tam katkı veremiyor olmasıydı. Ancak son maçlarda gördüğümüz üzere hem Curtis, hem Gist, hemde Bojan Bogdanovic takıma daha da ısındılar ve her geçengün performansları artıyor. Engin ve Hakan'ın da süre aldıkları dakikalarda verimli oyunları bizim için çok değerli. O nedenle her zaman bu iki yerli guardımızı da hazır tutmakta fayda var. Ukic sakatlığın izlerini tam atlatmış derken, dünkü idmanda sakatlanmış ve parmağı kırılmış. 1 ay sahalardan uzak kalacak ve büyük ihtimalle de Top 16'daki ilk iki maçımızı kaçıracak. Ukic'in yokluğu takımı büyük oranda etkileyecektir. Ama burada da görev Curtis, Engin ve Hakan'a düşüyor. Onların görevide Ukic'in yokluğunu hissettirmemek. Sakatlıktan yeni çıkan Mirsad ve Tomas Top 16 maçlarına kadar hazır hale gelecektir. Özellikle bu iki oyuncumuzunda iyi bir şekilde geri dönmesi Top-8 yolunda bize önemli güç katacak. O nedenle Top 16 maçlarına kadar ligde süre alıp, performanslarına yavaş yavaş ulaşmaları sağlanmlı. 7 Ocak'tan itibaren maçlarımızı oynayacağımız Fenerbahçe Ülker Sports Arena'nın da takıma ekstra motivasyon ve güç katacağını düşünüyorum. Daha öncede dediğim gibi bu gruptan lider olarak çıkacak güce fazlasıyla sahibiz. Yeterki elimizdeki bu oyuncuları doğru yerde ve doğru zamanda kullanabilelim. Normal sezonda yaşadığımız sıkıntıları bir an önce halledip, oyuncularımızın tam performanslarını sergileyebilmelerini sağlayabilelim.

Panathinaikos Athens


Pana, son Euroleague şampiyonu ünvanıyla bu sezon mücadele ediyor. Sezon öncesi Yunanistan'da başlayan ekonomik kriz nedeniyle bu yıl maddi anlamda küçülmeye gidilip, takımdan önemli bazı oyuncularını göndermek durumunda kalsa da şu anda grubumuzun hem en tecrübelisi hemde mutlak favorisi konumunda bulunuyor. Ayrıca en büyük kozlarıda Avrupa'nın efsanevi koçu konumunda bulunan Obradovic'in takımın başında olması. 1999'dan beri takımın başında olan Obradovic, Pana'nın bu süreçte yakaladığı yüksek başarı ivmesinin bir numaralı mimarı. Pana, normal sezon grubunu 7 galibiyet 3 mağlubiyet ile ikinci sırada tamamladı. Kaybettiği üç maçın ikisi (hem içerde hem dışarda) CSKA Moskova'ya karşı. Diğer mağlubiyetini ise Brose Baskets deplasmanında aldı. Takımın sahadaki 1 numaralı beyni (aynı zamanda Avrupa'nın en iyi savunmacılarından biri olan) Dimitris Diamantidis.. Yunan guard hem oyun zekasıyla hemde sahadaki liderlik özellikleriyle takımın en etkili oyuncusu. Yunanistan'da kriz olmasına rağmen; Romain Sato, Mike Batiste, Nick Calathes, David Logan ve Sarunas Jasikevicius gibi Avrupa'da kendini kanıtlamış ve üst düzey yıldızları hala bünyesinde barındırıyorlar. Sezon başı takımdan ayrılan Fotsis'in boşluğunu bir türlü kapatamadılar. Ancak iç saha maçlarında O.A.C.A.'da taraftarlarının yarattığı muhteşem atmosferle birlikte yenilmesi çok zor olan bir rakip. Fakat bana göre 2. torbadan çekebileceğimiz en iyi kura oldu bu. Maccabi ve Siena'ya oranla bu sezon daha kolay baş edebileceğimiz bir rakip Pana. Grubun açık favorisi olmalarına rağmen, Fenerbahçe Ülker Sports Arena'da oynayacağımız maç grubun şekillenmesi açısından büyük önem taşıyacak. Pana'yı içerde yendiğimiz taktirde grup liderliği için çok büyük bir avantaj yakalamış oluruz. Geçtiğimiz sezonki gücünde olmamasına rağmen yine de son Euroleague şampiyonuyla oynayacağımızı ve bu kupayı 6 kez kazanmış olduklarını unutmamalıyız.

Unics Kazan


Unics geçtiğimiz sezon Eurocup şampiyonluğunu kazanmış bir takım. Bu sezon Euroleague'de ilk defa mücadele ediyorlar. Normal sezonda oynadıkları 10 maçta aldıkları 7 galibiyet ve 3 mağlubiyet ile bu sezon Euorleague'in sürpriz takımı olmayı başardılar. Grupta kendi sahasında Siena'ya ve hem içerde hemde dışarda Barcelona'ya kaybettiler. Kadrosunda ülkemizden de hatırlayacağımız gibi Lynn Greer, Terrell Lyday, Henry Domercant ve Petr Samoylenko var. Bu oyuncuların en büyük ortak yönü otuz yaş sınırını aşmış olmaları. Takımın normal sezondaki skor yükünü Domercant ve Lyday ikilisi çekti. Unics çok sert savunma yapan bir takım. Özellikle kendi sahasında oynadığı maçlarda pota altı oyuncuları adeta rakiplerine karşı duvar örüyorlar. Takıma normal sezonda sakatlığı nedeniyle hiç katkı verememiş olan Avustralyalı uzun Nathan Jawai'nin de dönecek olması özellikle pota altı rotasyonlarında Kazan'a çok daha geniş rotasyon sağlayacak. Deplasman olarak gruptaki diğer takımlara uzak olacak olması, deplasmana gidecek takımlar için de bir yorgunluk oluşturacaktır. Özellikle bizim ilk maçımızın Kazan deplasmanı olacak olması çok kritik. Bu deplasmanda ortaya konulacak oyun ve mücadele skoru bizim Top 16'daki kararlılığımızı gözler önüne serecek. Bu nedenle Unics küçük bütçeli bir takım olmasına rağmen asla küçümsenmeyecek bir rakip. Ancak şu da var ki kadro kalitesi olarak her iki maçtada Unics Kazan'ı yenebilecek güce sahip bir takımımız da mevcut.

EA7 Emporio Armani


EA7 Emporio Armani sezona flaş transferlerle başladı. Takımın başına Sergio Scariolo'nun getirilmesiyle birlikte çok yüksek paralar harcanarak silbaştan bir takım yaratılmaya çalışıldı. Ancak sezon başladığında görüldüki bu transferler takıma ne uyum sağlamış nede takım olma kimliği kazandırmış. Normal sezon grubunu 6 mağlubiyet 4 galibiyet ile dördüncü sırada tamamlayıp son anda kendilerini Top 16'ya atmayı başardılar. Yenenin bir üst tura çıkacağı son maçta Partizan'ı deplasmanda yenmeleri harcanan büyük paraların şimdilik hesabının sorulmasının üstünü örttü. Ama Milano'da gözle görülür bir uyumsuzluk var. Pota altına sezon öncesi yapılan Ioannis Bourousis, Antonis Fotsis, Leon Radosevic ve Mason Rocca ile isim bazında büyük ama performans olarak beklentilerin altında kalan bir rotasyona sahipler. NBA'deki lokavt süresi boyunca takıma dahil edilen Gallinari'nin lokavt'ın kalması sonucu NBA'e dönmesi Milano'yu çok fazla etkiledi. Geçtiğimiz hafta kadrolarına Alessandro Gentile’yi kattılar. Oyun kurucu mevkiinde ise tek alternatifleri Omar Cook konumunda bulunuyor. Ancak Cook'a yarımcı olması beklenen Jacopo Giachetti ve Ariel Filloy takımı sırtlayacak kapasitede değiller. Yıldız oyunculardan kurulu bir kadroya sahip olmalarına rağmen grubumuzun şuanki zayıf halkası konumunda bulunuyorlar.

Bu grupta çok çekişmeli ve güzel maçlar izleyeceğiz. Ayrıca çapraz gruptanda 1. sırada Barcelona ve 2. sırada Maccabi Tel Aviv'in geleceğini tahmin ediyorum. Final Four için bu grubu lider bitirip, çapraz grubun ikincisi olacağını tahmin ettiğim Maccabi ile saha avantajı bizim lehimize olacak şekilde karşılaşmamız Final Four şansımızı da oldukça fazla arttıracaktır.

Bu kura takımımıza hayırlı olsun. Umarım oynanacak altı maç sonunda da burada Final-Eight'te karşılaşacağımız takımın değerlendirmesini yaparız.. Takımımıza Top 16 maçlarında bir kez daha başarılar diliyorum. Attığınız basket olsun..

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder