Dün gece yazmıştım. Daha sevinmek için erken, daha tarih yazılmamıştı demiştim. İşte size ispatı! Potanın Perileri bu akşamda tarih yazdı. Bayan Basketbol Tarihimizde ilk defa Milli Takımlar seviyesinde, uluslararası bir turnuvada finale kaldık. 2011 Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası'nda finalde Rusya'nın rakibi, TÜRKİYE oldu. Vee dün geceden başlayan bir tarih şu anda tekrardan yazılıyor. Ve dahada yazılacak. Bu 12 kahraman Takım Sporları seviyesinde Olimpiyat vizesi kazanacak İLK takım olarak Türk Spor Tarihine adını altın harflerle yazdıracak. Pazar akşamını bekleyelim. Yazılan bu tarihin altına son imzayı atmak için Pazar akşamı 75 milyonla o parleye çıkalım.
Maçın detaylarına gelirsek. Maçın ilk yarısı, dün oynadığımız Karadağ maçının tam tersiydi. Yani şöyle: Biz Karadağ maçında ilk yarı inanılmaz üç sayı isabeti tutturmuştuk onlar ise pota altından iyi hücum etmişlerdi. Bu akşam ise, biz pota altında inanılmazdık, Fransa dış hücumlarda iyiydi. Böyle de olmalıydık. Çünkü karşımızdaki rakip, son Avrupa Şampiyonu ve Bayan Basketbolda belli bir idol oluşturmuş bir takımdı. Devşirme oyuncuya karşı bir çok basketbolu bildiğini yada Milliyetçi olduğunu zanneden kesimin, bu akşam Nevin Nevlin'in oyununu gördükten sonra yüzleri kızarmışmıdır acaba? Nevlin'in bu akşam sahaya koyduğu yürek, tam bir Türk Kadınının yapabileceği bir şeydi.
Fransa bizden "size" olarakta, boy olarakta Karadağ gibi yine çok üstündü. Fakat sahada Birsel gibi, Işıl gibi, Nevriye gibi, Tuba gibi, Nevlin gibi ve en önemlisi Türk Kadını gibi mücadele eden bir takım vardı. İşte bu dezavantajı, 12 kahraman ortaya koydukları yürekle, enerjiyle, hırsla kendi lehlerine çevirmeyi bildiler. Maçı erken bitirebilirdik, Birsel'in son 7 saniye kala kaçırdığı 2 serbest atıştan biri basket olsaydı. Ama bu Birsel'in oyununa asla leke sürmez. Çünkü son saniyede attığı tarif edilemez üçlüğü, pota altı penetrelerinden bulduğu kritik sayıları ve yaptığı asistleri bu ufak eksiler götürebilir mi hiç? Kaybetseydikte bu böyle olacaktı. Uzatmada Fransa'dan sadece 2 sayı yiyerek, harika savunma yaparak maçı da aldık, madalyayı da aldık. Artık sadece madalyanın hangi elementten yapılacağına karar vericez. Altın mı olucak yoksa gümüş mü? Bunu Pazar akşamı Potanın Perileri seçecek. Bizlerde onlara desteğimizi dualarımızla göstereceğiz.
Maçı kazanmamızda başrol oynayan 4 Ana Kahramanın istatistikleri şu şekilde:
Birsel Vardarlı 14 sayı - 3 ribaund - 5 asist, Nevin Nevlin 23 sayı - 8 ribaund, Işıl Alben 9 sayı - 5 ribaund - 2 asist, Nevriye Yılmaz 17 sayı - 11 ribaund - 3 asist
Birde sayı, rübaund, ve asist katkıları iyi olmasada, sahada ettikleri mücadele ile takıma katkı sağlayan Kahramanlar var:
Tuğba Palazoğlu 2 sayı - 3 ribaund - 4 asist, Şaziye İvegin 3 sayı - 4 ribaund - 3 asist, Bahar Çağar
Maçın detaylarına gelirsek. Maçın ilk yarısı, dün oynadığımız Karadağ maçının tam tersiydi. Yani şöyle: Biz Karadağ maçında ilk yarı inanılmaz üç sayı isabeti tutturmuştuk onlar ise pota altından iyi hücum etmişlerdi. Bu akşam ise, biz pota altında inanılmazdık, Fransa dış hücumlarda iyiydi. Böyle de olmalıydık. Çünkü karşımızdaki rakip, son Avrupa Şampiyonu ve Bayan Basketbolda belli bir idol oluşturmuş bir takımdı. Devşirme oyuncuya karşı bir çok basketbolu bildiğini yada Milliyetçi olduğunu zanneden kesimin, bu akşam Nevin Nevlin'in oyununu gördükten sonra yüzleri kızarmışmıdır acaba? Nevlin'in bu akşam sahaya koyduğu yürek, tam bir Türk Kadınının yapabileceği bir şeydi.
Fransa bizden "size" olarakta, boy olarakta Karadağ gibi yine çok üstündü. Fakat sahada Birsel gibi, Işıl gibi, Nevriye gibi, Tuba gibi, Nevlin gibi ve en önemlisi Türk Kadını gibi mücadele eden bir takım vardı. İşte bu dezavantajı, 12 kahraman ortaya koydukları yürekle, enerjiyle, hırsla kendi lehlerine çevirmeyi bildiler. Maçı erken bitirebilirdik, Birsel'in son 7 saniye kala kaçırdığı 2 serbest atıştan biri basket olsaydı. Ama bu Birsel'in oyununa asla leke sürmez. Çünkü son saniyede attığı tarif edilemez üçlüğü, pota altı penetrelerinden bulduğu kritik sayıları ve yaptığı asistleri bu ufak eksiler götürebilir mi hiç? Kaybetseydikte bu böyle olacaktı. Uzatmada Fransa'dan sadece 2 sayı yiyerek, harika savunma yaparak maçı da aldık, madalyayı da aldık. Artık sadece madalyanın hangi elementten yapılacağına karar vericez. Altın mı olucak yoksa gümüş mü? Bunu Pazar akşamı Potanın Perileri seçecek. Bizlerde onlara desteğimizi dualarımızla göstereceğiz.
Maçı kazanmamızda başrol oynayan 4 Ana Kahramanın istatistikleri şu şekilde:
Birsel Vardarlı 14 sayı - 3 ribaund - 5 asist, Nevin Nevlin 23 sayı - 8 ribaund, Işıl Alben 9 sayı - 5 ribaund - 2 asist, Nevriye Yılmaz 17 sayı - 11 ribaund - 3 asist
Birde sayı, rübaund, ve asist katkıları iyi olmasada, sahada ettikleri mücadele ile takıma katkı sağlayan Kahramanlar var:
Tuğba Palazoğlu 2 sayı - 3 ribaund - 4 asist, Şaziye İvegin 3 sayı - 4 ribaund - 3 asist, Bahar Çağar
Ayrıca Koç Ceyhun Yıldızoğlu ve teknik ekibini de unutmamak lazım. Artık pazar akşamı, Avrupa Şampiyonluğu apoletiyle sizlerin karşısına çıkmak ümidiyle. Dualarınız perilerimizden eksik olmasın...
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder